Beyoğlu Yapılar, Mekanlar, İnsanlar
(1831 – 1923)
İstanbul’da yaşayan herkesin Beyoğlu’nda bir hatırası vardır ve bunlar kolay unutulacak anılar değildir. Hatta İstanbul halkı çok şeyi ilk defa Pera’da yaşamıştır.
“Beyoğlu” denince aklıma ilk gelen, buram buram tarih kokan yer olduğu; her ne kadar günümüzde silüeti değişmiş olsa da ve her ne kadar Beyoğlu’nu değersizleştirmeye çalışsalar da… Hemen hemen herkesin yolunun bir kez geçtiği, İstanbul’u merak eden turistlerin ise görmek istediği yerlerin başında gelir Beyoğlu. Tarihimize baktığımızda da Beyoğlu’nun yeri ayrıdır.
Bir şehirde yaşamak, o şehri “yeterince tanımak”demek değildir. İstanbul ki; dünyadaki eşsiz şehirlerden, zengin bir kültüre sahip bir inci… Yaşadığımız bu şehri ne kadar tanıyoruz? Beyoğlu’nda bir kez olsun yürümüşlüğünüz vardır da tarihini ne kadar biliyoruz?
Beyoğlu Yapılar, Mekanlar, İnsanlar – Konusu
Araştırmacı Yazar Turan Akıncı’nın “Beyoğlu – Yapılar, Mekanlar, İnsanlar ” isimli kitabında bu soruların cevabını bulabilirsiniz. Remzi Kitabevi’nden çıkan ve her sayfasında çok değerli bilgiler bulabileceğiniz 511 sayfalık bir kitaptır. Beyoğlu’ndaki yapılar, mekanlar, yaşamış ünlü aileler, mimarlar, sokaklar hakkında detaylı bilgiler bulabilirsiniz . Hepsi ayrı başlıklar altında ele alınmış ve toplamda 16 bölümden oluşmaktadır. Harita ve fotoğraflarla birlikte zenginleştirilen bu kitabı okurken Beyoğlu’nun her sokağını yeniden gezecek, pasajlarını yeniden keşfedecek, pastanelerinde mola verecek, sefarethanelerin ilginç hikayelerine tanıklık edeceksiniz.
Bu kitap, kesinlikle gelecek nesillerimize bırakabileceğimiz bir miras adeta. Turan Akıncı’nın diğer kitapları gibi bu kitabı da kaynak kitaptır bizler için. Çok titiz bir çalışma sonucunun ürünü olan bu eserde çok değerli bilgiler bulunmakta. Bu kitabı okuduktan sonra İstanbul’un kültür ve ticaret merkezi olan Beyoğlu’nu emimin daha bilinçli dolaşacak ve her detayına daha bir farklı bakacaksınız. Tüm ayrıntılarını öğrenmek için mutlaka okunması gereken muhteşem bir eser. Siz de okuyun ve okutun!
Sevgiler,
Pınar Kaya